12 tıpta uzmanlık derneğinin temsilcileri, 13 Eylül Dünya Sepsis Günü münasebetiyle TÜYUD genel merkezinde basın toplantısı düzenledi. Dernekler adına ortak açıklama yapan Prof. Dr. Eryüksel, ağır bir enfeksiyon nedeniyle vücudun enfeksiyonlarla mücadelesinin kontrolsüz hale gelmesi ve organların hasar görmesi sonucu sepsisin oluştuğunu açıkladı.
Eryüksel şu bilgileri paylaştı:
“Sepsis, erken teşhis edilip acil tedavi edilmediği takdirde yaygın organ hasarına ve ölüme yol açabilen ciddi bir durumdur. Son dönemde yayınlanan bilimsel verilere göre dünya çapında her yıl yaklaşık 50 milyon sepsis vakası ortaya çıkmakta ve 11 milyon sepsise bağlı ölüm meydana gelmektedir. tüm küresel ölümleri temsil ediyor.” %20’yi temsil ediyor. Yani sepsis nedeniyle her 2-3 saniyede bir kişi ölüyor.
“2018 yılında Türkiye'de yoğun bakım ünitelerinde yapılan bir çalışmanın verilerine göre yoğun bakım ünitelerinde tedavi gören hastaların yaklaşık yüzde 30'u ağır sepsis ve septik şok nedeniyle hastaneye yatırılıyor, bu da sepsisin şiddetini daha da artırıyor.”
Sepsisin her yaş grubunda bulunabileceğini vurgulayan Eryüksel, şöyle konuştu: “Özellikle çocuklar, hamileler, yeni anne olmuşlar, kronik hastalar ve belli bir yaş grubundaki kişiler daha duyarlıdır. Bu kişilerin bağışıklık sistemi ve hastalıklara karşı direnci daha düşük olduğundan sepsis daha düşük düzeydedir. onlarda daha şiddetlidir.” “Maalesef daha kötü olabilir.” dedi.
Eryüksel, Dünya Sağlık Örgütü'nün 2017 yılında sepsisin önlenmesi, tanınması ve tedavisini küresel bir öncelik olarak gördüğünü anımsatarak, sepsise yaklaşımda erken tanı, erken antibiyotik tedavisi, enfeksiyon kaynağının kontrolü ve yeterli tedavi organ desteğinin şart olduğunu vurguladı.
Sepsisin önlenmesinde enfeksiyonlardan korunmanın da önemli olduğunu vurgulayan Eryüksel, toplumun aşıyla önlenebilir hastalıklara karşı aşılanması, el hijyeni, enfeksiyon kontrol düzenlemelerine uyum ve hastanın kronik hastalıklarının iyi yönetilmesinin sepsisi önlemede önemli adımlar olduğunu söyledi.
Eryüksel, hastada ateş, titreme, yaygın kas ve eklem ağrısı, bilinç değişikliği, kendini iyi hissetmeme veya genel durumunda kötüleşme, nefes darlığı, nefes almada ve kalp atışında artış, kan basıncında azalma gibi enfeksiyon belirtileri görüldüğünde sepsisten şüphelenilmesi gerektiğini açıklıyor. basınç. İnsanların en yakın acil servise gitmesi gerektiğini söyledi.
“SEPSİS ZAMANINDA YAKALANIRSA HAYAT KURTARAN OLUR”
Dahiliye Derneği Başkanı Prof. Dr. Serhat Ünal, sağlık çalışanları ve toplumun bu konuda farkındalığının arttırılmasının önemine dikkat çekti.
Ünal, şöyle konuştu: “Sepsis zamanında yakalanırsa hayat kurtarılır, yakalanmazsa ölümle sonuçlanabilecek bir durumdur. Erken teşhis ve tedavi çok önemli. Sepsis sadece yoğun bakımları etkilemeyen bir sorundur. Uzmanlar var ancak tüm branşların ortak eğitim kursları ve ortak çalışmaları bu nedenle çok değerli, tüm branşların sepsis konusunda bilinçlenmesi gerekiyor.” “Bu çok önemli.”
Türk Acil Tıp Derneği Başkanı Prof. Dr. Bülent Erbil, “Sepsis vakalarının yüzde 80'den fazlası hastane dışında gelişiyor. Hastaların hastaneye erken getirilmesi için toplumsal farkındalığın arttırılması çok önemli. Bu nedenle hem toplumda hem de acil sağlık hizmetlerinde sepsis konusunda farkındalığın artırılması gerekiyor. Hastalar sepsis belirtileri gösterdiğinde hızla acil servise, yoğun bakım ünitesine alınıyor.” “Süreç düzgün işlerse sepsisli hastalar zaten erken tedavi görecek ve hayatta kalma şansları artacak.” Bir açıklama yaptı.
“SEPSİS NEDENİYLE 3.5 AY YOĞUN BAKIMDA KALDIM”
Sepsis hastalığını yenerek sağlığına kavuşan 70 yaşındaki Tülay Ataman, şunları söyledi: “2 yıl önce Kovid-19'a yakalandım ve sepsis geliştirdim. Bu nedenle 3,5 ay yoğun bakımda kaldım. Kendime pek güvenmiyordum. Bu konuda Durumun ben de farkındaydım ama hocalarımın desteği ve mükemmel hastane sayesinde “Onun bakımıyla hayatta kaldım. Çok zor durumlardan geçtim ama Allah'a şükür bugün iyiyim, buradayım.” dedi.
Basın toplantısında TÜYUD'un yanı sıra Akciğer Sağlığı ve Yoğun Bakım Derneği, Klinik Mikrobiyoloji Uzmanlık Derneği, Türk Cerrahi Derneği, Türk Mikrobiyoloji Derneği, Türk Nöroloji Derneği, Türk Toraks Derneği, Türk Acil Servis Derneği Tıp, Türk Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji İhtisas Derneği, Türk Solunum Araştırmaları Derneği, Türk İç Hastalıkları Uzmanları Derneği ve Türk Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği temsilcileri.
